Saat 09:05'te sirenler çaldığında, yalnızca bir liderin fiziksel olarak aramızdan ayrılışının hüznünü değil, aynı zamanda onun bize bıraktığı büyük mirasın ve sarsılmaz Cumhuriyet sevgisinin gücünü de derinden hissediyoruz.

Bütün Uğraşlara Rağmen Unutturulamayan Değer

Atatürk'ü ve devrimlerini unutturmaya çalışan her türlü çabaya rağmen, onun adı ve bıraktığı ilkeler aksine daha da yücelmiş, sevgisi her geçen gün Türk milletinin kalbinde katlanarak artmıştır. Çünkü O, bu milletin bağımsızlık ve çağdaşlık mücadelesindeki en büyük simgesi, aydınlık yarınlara uzanan yolun mimarıdır.

Atatürk, sadece geçmişe ait bir lider değil, fikirleri ve hedefleriyle bugünümüze ve geleceğimize ışık tutan bir rehberdir. Onun "Benim manevi mirasım ilim ve akıldır" sözü, çağdaş Türkiye'nin temelini oluşturur ve bu temel, her geçen gün daha da sağlamlaşmaktadır.

Artan Sevgi ve Sonsuz Bağlılık

Türk halkının Atatürk'e olan sevgisi, sıradan bir saygıdan öte, minnet, vefa ve derin bir aidiyet duygusuyla yoğrulmuştur. Bu sevgi:

Cumhuriyet'in değerlerine sahip çıkmakla,

İnkılapların ışığında ilerlemekle,

Tam bağımsızlık idealini korumakla,

Bilime ve akla rehberlik vermekle kendini gösterir.

Bu sevgi, nesilden nesile aktarılan, coğrafyamızın en güçlü ve en güzel duygularından biridir. Çünkü bu millet çok iyi bilmektedir ki, bağımsız bir vatan, onurlu bir gelecek ve aydınlık bir cumhuriyet; O'nun üstün liderliği sayesinde kazanılmıştır.

Cumhuriyet ve Atatürk Sevgisi Sonsuza Dek Sürecek

Türkiye Cumhuriyeti, "En Büyük Eserim" dediği bu vatan toprağındaki varlığımızın teminatıdır. Türk halkı, kurucusuna ve onun değerlerine olan bağlılığını, sadece 10 Kasımlarda değil, her gün, her alanda ispatlamaktadır.

Bu sonsuz sevgi ve Cumhuriyet bilinci, Türkiye Cumhuriyeti var oldukça yaşamaya devam edecek ve Ata'nın emaneti olan bu kutsal vatan, ilelebet payidar kalacaktır. 

Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, ebediyete intikalinin yıl dönümünde rahmet, minnet ve artan bir sevgiyle anıyoruz. Ruhu şad olsun.