ORHANLI KÖYÜ 2. ZEYTİN HASADI FESTİVALİ!
Sevgi Tokatlıoğlu
Orhanlı vadisi, festival çoşkusuyla moral buldu. Henüz 2. yapılan festival alanı oldukça geniş ve planlı hazırlanmıştı. Kültürel etkinlik yapılan alan net bir şekilde çevrelenmişti. Orhanlı köyü piknik alanı çerçevesinde kurulan üretici pazarında, samimi yaklaşımlarla, güler yüzlü ifadelerle karşılaşıyorsunuz. Köy pazarında satılan ürünlerle ilgili gerçek bilgilerde alabiliyorsunuz. Köy yerleşim alanı da oldukça geniş bir yapıya sahip, içten sıcak insanlarıyla mutlaka tanışmalısınız.
Üretici pazarında bir çok markalaşmış zeytinyağı satışa sunulmuştu. Orhanlı'da çok sayıda zeytinyağı fabrikası var. Sanki burası doğallığın başkenti gibi, umarım bu özelliği hiç bozulmaz..
Tezgahında Yavaş Dükkan ürünleri satan ziraat mühendisi Hatice Andaç çeşitli sorularımı yanıtladı. " Burası yaz kış üretim veren bir köy. Kışın zeytin ve kış sebzeleri, yazın meyve ve sebze olarak ürün veriyor. Daha önce şevketibostan şenliği oldu. Köyümüzün halkı Seferihisar, Menderes pazarlarına çıkıyor. İzmir'in en büyük organik tarım köyüyüz. 35'e yakın çiftçimiz var. İlaçlama konusunda bilinçlililer. Organik ilaç mesela kurt için acı biber atıyorlar. Isırgan otu veya semizotundan, zeytin yaprağından kompost gümre yapıyorlar. Ata tohumlarımıza sahip çıkıyoruz. Sulamada sorunumuz yok, kaynak sularımızda var. 11 Kasım'da bakanlık köyümüzü ağaçlandırmaya başlayacak." dedi.
Naturel_zeytin_ve_zeytinyağı üreticisi Adem Çevre, "Benim 67 dönüm arazim üzerinde 1900 ağacım var. Dört, beş zeytin çeşidim bulunuyor, hepsini kendim topluyorum, kasalıyorum, ve aynı gün sıktırıyorum. Yine aynı gün tanklara koyuyorum. Topladığım yeşil zeytinleri eleyip, kırdıktan sonra bidonlara tuzlu suyun içine koyarım. Siyah zeytinlerimi ise tuzlayıp bidonlara koyduktan sonra her gün sallarım. Böylece bir ayda tatlanır. Yani ürünleri bekletmeden tazeliğini koruyarak naturel ürün elde ederim." Şeffaf bidonlar içinde çeşitli büyüklükte zeytinler vardı. Yağ fiyatlarının bir litresi 300TL'den 500 TL'ye kadar devam ediyor. Rengi açık yağlar dikkatimi çekti. Nedenini sorduğumda, samimi ve gerçek bir cevap aldım. "O geçen senenin yağı olduğu için rengi öyledir. Geçen senenin dizemi (asit oranı) 0.7 , buda bu senenin 0,7 dizemi" diye rengi daha koyu bir yağ gösterdi. Tüm yağlarının üzerinde asit dereceleri yazıyordu. Hangi yağın daha güzel olduğunu sorduğumda; Adem bey, " Yağında, zeytininde yeni olanı güzeldir. Taze her zaman iyidir, natureldir" dedi. Bu işi babanızdan mı devraldınız dediğimde; "Dağda zeytinlerimiz, arazimiz vardı. Babam 2013'te bana devretti. Bende araziyi düzenledim, yeniden zeytinlik yaptım, oralara çok emek verdim" dedi.
Adem beyin eşi Duygu Hanım'a erimeyen yeşil zeytin yapılışını sordum." Kalın kaya tuzunu eritip yüzde 10'luk oranda tuzlu su elde ediyoruz. Kırıp bidonlara koyduğumuz yeşil zeytinlerin üzerine tuzlu suyu dolduruyoruz. Bu suyu hergün değiştirmiyoruz, 20 günde bir değiştiriyoruz. Tatlanana kadar tekrar tuzlu su koyuyoruz. Zeytinin suyu çok sık değiltirildiğinde erime yapar. Eğer çabuk tatlansın ve tüketelim diye 5 kg zeytinin suyunu sık sık değiştirdiniz tatlandı, yarısını tükettiniz kalan yarısı eriyecektir. Erken tüketecekseniz az miktarda yapın " dedi. Pazardan aldığımız yeşil zeytini evde bizde yapmak istersek, 1 kg yeşil zeytine yarım çay bardağı kaya tuzu konulması gerektiğini söyledi. Tatlandıktan sonra zeytin bu suda kalmaya devam ederken, erimeden tüketebiliriz. Duygu hanıma tarif için teşekkür ederiz.
Ercan baba zeytinyağı fabrikası, Sevilma yağları tezgahında Güven bey " Soğuk sıkım yağ üretiyoruz. 7-8 çeşit yağlarımız var. Trilye yağı Manisa'nın tirilye zeytininden elde ediliyor. Farklı zeytin ırklarından buraya ait yağlarda var. 4 km ötede fabrikamız var. " Zeytin çeşitleri nelerdir? "Tirilye, erkence, memecik, uslu, gemlik, kalamata, domat sofralık zeytin var. Yağ fiyatları ise; 0,5 soğuk sıkım yağlarımız 500 TL, 1 asit olan naturel birinci dediklerimiz 400 TL, diğerleri 300, 350 olarak devam ediyor. Ürünlerimiz cam şişede.. 5 kg teneke yağ 1250 TL. "
Bir tezgahta ise, Japon kuru üzümü olduğunu öğrendiğim tuhaf bir bitki vardı. Üretici kadın "Tanıtmak amacıyla getirdik bu meyve bağırsakları çalıştırıyor. Bize bir arkadaş meyvesini verdi, diktik kocaman ağaç oldu. Tohumu yeniyor" dedi. Okul yararına yine doğal ürünler satan başka bir tezgahta vardı pazarda...
Esenlik zeytinyağı fabrikası, Esenya ürünleri konusunda Hatice Çokgenç, "Mahsül üretimimiz Ekim ayı başından Ocak sonuna kadar devam ediyor. Şu anki çıkan yağlarımız; erken hasat ve genellikle sızma olarak, soğuk sıkım üretimidir. Kendi fabrikamız da kendimiz üretim yapıyoruz." şeklinde konuştu.
Sizler için üretici Yaşar Hezer'den şevketibostan tarifi aldım. " Şevketibostanın beyaz kök kısmını doğrayalım. Kaynayan suyun içine atıp 10 dakika haşlayalım. Daha sonra şevketibostanın doğradığımız yeşil dallarını da üzerine atıp, toplamda 20 dakika olmak üzere haşlayalım. Yani kök kısmı ve dal kısımları 10'ar dakika hepsi beraber, 20 dakikada haşlanıyor. Şevketibostanı süzgece alıyoruz, üzerine su akıtmıyoruz. Süzdüğümüz suyunu da asla atmıyoruz. Önce 1 baş soğanı, eti, 3 diş sarımsağı sırayla kavururken, bostanın suyundan da ilave ediyoruz. Yarı pişmiş hale gelince üzerine haşlanmış şevketibostanı ekliyoruz gerekirse suyundan da tekrar ilave ederek pişiriyoruz. Altını kısıyoruz, bir kaseye 2 kaşık yoğurt, yarım limon suyu ilave edip çırpıyoruz. Koyu ayran kıvamında olmalı, çok koyu ise bir kaşık bostan suyu da ilave edebiliriz. Kesik kesik olmaması için, karıştırarak kısık ateşte 5 dakika pişiriyor servis yapıyoruz." Tarifi bende yaptım nefis oldu. Teşekkürler Yaşar bey!..
Şevketibostanı Yaşar bey, tarlasında bulmuş, tohumunu çoğaltıp ekmiş. Aynı tezgahta ki yiğeni " Şevketibostanın tohumunu bir yıl önce alıyorum. Yerimi sürüp tohumu atıyorum. 20 gün sonra fidesi çıkıyor. 20 gün boyunca her gün suluyorum. 2 ayda ürün yetişiyor. Ürün Kasım ayından Nisan ayına kadar oluyor. Şevketibostanın yemeği dışında zeytinyağlı salatasını da yapabilirsiniz. Hepsi çok güzel ve lezzetli oluyor. Ama haşlama suyunu kesinlikle atamayın, suyunun böbrek taşlarına, akciğer, karaciğere çok faydası var" diye anlattı.
Sabun yapılış aşamasını sorduğumda; üretici kadın "Kazana önce durusu koyarak kaynatıyorum. Kazanın hacmine göre içine zeytinyağı koyuyorum. Kaynarken yavaş yavaş gülsuyu ilave ediyorum. Sabun olgunlaşınca kalıplara dökerek soğumaya bırakıyorum." diye anlattı.