“Zamlı Faturaya Ayıplı Karar: Vatandaş Geri Ödeme Alıyor
“Zamlı Faturaya Ayıplı Karar: Vatandaş Geri Ödeme Alıyor
Türkiye’de uzun süredir hissedilen hayat pahalılığı, dar gelirli vatandaşın mutfağından cebine, faturalarından umuduna kadar her alanda etkisini gösteriyor. Ancak bu kez vatandaş yalnız değil. CHP Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığından sorumlu milletvekili Deniz Yılmaz, elektrik faturalarına yapılan fahiş zamlarla ilgili kritik bir müjde verdi: Zamlar “ayıplı” bulundu. Ve artık bireysel itirazlarla geri ödeme alınmasının yolu açıldı.
Türkiye’de uzun süredir hissedilen hayat pahalılığı, dar gelirli vatandaşın mutfağından cebine, faturalarından umuduna kadar her alanda etkisini gösteriyor. Ancak bu kez vatandaş yalnız değil. CHP Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığından sorumlu milletvekili Deniz Yılmaz, elektrik faturalarına yapılan fahiş zamlarla ilgili kritik bir müjde verdi: Zamlar “ayıplı” bulundu. Ve artık bireysel itirazlarla geri ödeme alınmasının yolu açıldı.
Yeşim Tütün
Ne Oldu?
2024 yılında, yıllık elektrik tüketimi 5.000 kWh’ı geçen konut aboneleri için AK Parti hükümeti tarafından 1 Şubat 2025’te yürürlüğe giren %96’lık devasa bir zam yapılmıştı. Sorun yalnızca zam oranının büyüklüğü değildi. Bu düzenleme vatandaşa ancak 7 Kasım 2024’te ilan edilmişti — yani geriye dönük etkisi olan, hazırlıksız yakalayan ve fiilen uygulanmaya başlanmış bir düzenleme söz konusuydu.
Vatandaşın tüketimini buna göre düzenlemesi için hiçbir fırsat tanınmadı. Açıkça söylemek gerekirse: Bu bir tuzaktı.
Bir Başvuru, Bir Zafer
22 Mart 2025’te Mersin’de yaşayan bir vatandaş, CHP’nin kamuoyuyla paylaştığı Elektrik Mühendisleri Odası tarafından hazırlanmış dilekçeyi kullanarak Tüketici Hakem Heyeti’ne başvuruda bulundu. Sonuç, hepimiz adına sevindirici:
Hakem Heyeti, yapılan zammı “ayıplı” bularak, vatandaşa 2.305 TL’nin yasal faiziyle iadesine karar verdi.
Bu karar sadece bir kişinin zaferi değil; tüm vatandaşlar için emsal niteliği taşıyan tarihi bir adımdır.
Zam Yasalsa Bile Ayıplıysa Ne Olur?
Burada dikkat çeken kritik hukuki ayrıntı şu:
Zam oranı Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından belirlenmiş olabilir, yani teknik olarak “yasaldır”.
...ama uygulama şekli — yani vatandaşa geç bildirilmesi, öngörülebilirlik ve hazırlık süresi tanınmadan yürürlüğe girmesi — hukuken “ayıplı” olarak değerlendirildi.
Tüketici Hukuku’nda bu tür durumlar "ayıplı hizmet" kapsamında değerlendirilebilir. Çünkü burada vatandaş, tüketimini planlayabileceği bir bilgiye zamanında erişememiş, buna rağmen cezalandırılmıştır. Bu, yalnızca ekonomik değil, hukuki bir adaletsizliktir.
Bu Bir Emsal Karardır: Hepimiz Yararlanabiliriz
CHP milletvekili Deniz Yılmaz’ın açıklamasında altı çizilen en kritik nokta şu:
Bu karar tekil değil, emsal teşkil ediyor. Yani aynı koşullarda fatura ödeyen herkes, ilçe Tüketici Hakem Heyetlerine başvurarak fahiş fatura farklarını geri alabilir.
Yılmaz’ın paylaştığı dilekçe örneğiyle birlikte yüksek gelen fatura dökümlerinizi de ekleyerek kendi yaşadığınız yerde başvurunuzu gerçekleştirebilirsiniz.
Buradan Nereye?
Bu gelişme bize iki önemli mesaj veriyor:
1. Hukuki yollar kapalı değil, sadece bilinmiyor.
Devletin resmi kurumları, vatandaş lehine karar alabiliyor. Ancak bunun için önce vatandaşın hakkını araması gerekiyor. Tüketici Hakem Heyetleri, çoğu zaman sessiz kalan bu başvuruları işleme koymuyor. Ama bu örnek gösterdi ki, ses çıkarıldığında karşılık da var.
2. Siyasi takip, somut sonuç verir.
CHP’nin bu konuda yaptığı ısrarlı takip, sadece muhalefet etmekle kalmadı; hak aramanın önünü açtı. Yasaların sadece parlamento değil, sokaktaki yurttaş tarafından da korunması gerektiğini hatırlattı.,
Vatandaş Ne Yapmalı?
1. Elektrik faturalarınızı gözden geçirin.
2. 1 Şubat 2025 sonrası alınan yüksek tutarlı faturaları ve yıllık tüketim miktarınızı çıkarın.
3. CHP’nin kamuoyuna sunduğu dilekçe örneğini kullanarak ikamet ettiğiniz ilçedeki Tüketici Hakem Heyeti’ne başvurun.
4. Belgeleri dijital olarak da saklayın, gerekirse yeniden başvuru yapabilecek şekilde hazırlıklı olun.
Son Söz: Sessizlik Değil, İtiraz Kazandırır
Elektrik faturaları artık sadece birer borç kağıdı değil. Aynı zamanda birer hak mücadelesi belgesidir.
Dev zamlar karşısında susmak, bu yükü kabullenmek anlamına gelir. Ama itiraz etmek, sadece kendi cebimizi değil, milyonlarca insanın geleceğini de savunmak demektir.
Bireysel başvurularla kolektif adalete ulaşmak mümkün.
Faturanın arkasındaki hikâyeyi sorgulayan herkes, bu düzenin sessiz mağduru olmaktan çıkar, aktif öznesi olur.
Unutmayalım: En pahalı şey, hakkını aramamak olur.