Boğaziçililer iki yıldır direnişte

EĞİTİM 03.01.2023 - 00:00, Güncelleme: 03.01.2023 - 00:00 8981+ kez okundu.
 

Boğaziçililer iki yıldır direnişte

Kayyum rektöre karşı mücadelelerinde 2 yılı geride bırakan Boğaziçi akademisyenleri, taleplerini bir kez daha yineledi. Akademisyenler, “Özgür, özerk ve demokratik üniversite için: Kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz” dedi.

Kayyum rektöre karşı mücadelelerinde 2 yılı geride bırakan Boğaziçi akademisyenleri, taleplerini bir kez daha yineledi. Akademisyenler, “Özgür, özerk ve demokratik üniversite için: Kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz” dedi. Boğaziçi Üniversitesi'nde 2 Ocak 2021'de Prof. Dr. Melih Bulu'nun AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından rektör olarak atanmasıyla başlayan protestolar 2 yılı geride bıraktı. 2 yıldır her iş günü bir araya gelerek rektörlük binasına sırtlarını dönen akademisyenler dün bir kez daha taleplerini yineledi. Akademisyenlyer, “Üçüncü senemize girerken her hafta bu meydanda verdiğimiz sözü yineliyoruz: Türkiye’de özgür, özerk, demokratik ve katılımcı ilkelere dayalı bir üniversite ideali gerçekleşene kadar… Kabul Etmiyoruz, Vazgeçmiyoruz” ifadelerini kullandı. BirGün Gazetesinin haberine göre geçen iki yılda Boğaziçi Üniversitesi’nde sayısız hak ihlali yaşandığına vurgu yapılan açıklamada “İki yılda üniversitenin senato ve üniversite yönetim kurulu gibi üst yönetim yapılarına hukuk dışı yollarla el konuldu, seçilmiş yöneticilerimizin yerine liyakatsiz kadrolar yerleştirildi. Kurumun demokratik, katılımcı ve şeffaf yönetim yapısı yerle bir edildi. Öğrencilerimiz hapse atıldı, şiddete maruz bırakıldı, mesnetsiz disiplin soruşturmalarıyla yıpratıldı ve kimliklerinden dolayı hedef gösterildi. Birçok idari personelimiz işten çıkarıldı, sürgün edildi veya emekliliğe zorlandı” denildi. 2 YILDIR MEYDANDAYIZ İki yıldır haksızlıklara karşı hep birlikte, mücadele verildiğinin hatırlatıldığı açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Üniversitelerin herhangi bir kişi ya da kuruluşun etki veya baskısına maruz kalmaması ve siyaset aracı olarak kullanılmaması, bilimsel ve toplumsal gelişim açısından vazgeçilmezdir. Üniversitelerde karar alma yetkisinin demokratik yöntemlerle seçilmiş kurullarda ve akademik yöneticilerde olması özerklik için şarttır.”  
Kayyum rektöre karşı mücadelelerinde 2 yılı geride bırakan Boğaziçi akademisyenleri, taleplerini bir kez daha yineledi. Akademisyenler, “Özgür, özerk ve demokratik üniversite için: Kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz” dedi.

Kayyum rektöre karşı mücadelelerinde 2 yılı geride bırakan Boğaziçi akademisyenleri, taleplerini bir kez daha yineledi. Akademisyenler, “Özgür, özerk ve demokratik üniversite için: Kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz” dedi.

Boğaziçi Üniversitesi'nde 2 Ocak 2021'de Prof. Dr. Melih Bulu'nun AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından rektör olarak atanmasıyla başlayan protestolar 2 yılı geride bıraktı. 2 yıldır her iş günü bir araya gelerek rektörlük binasına sırtlarını dönen akademisyenler dün bir kez daha taleplerini yineledi. Akademisyenlyer, “Üçüncü senemize girerken her hafta bu meydanda verdiğimiz sözü yineliyoruz: Türkiye’de özgür, özerk, demokratik ve katılımcı ilkelere dayalı bir üniversite ideali gerçekleşene kadar… Kabul Etmiyoruz, Vazgeçmiyoruz” ifadelerini kullandı.

BirGün Gazetesinin haberine göre geçen iki yılda Boğaziçi Üniversitesi’nde sayısız hak ihlali yaşandığına vurgu yapılan açıklamada “İki yılda üniversitenin senato ve üniversite yönetim kurulu gibi üst yönetim yapılarına hukuk dışı yollarla el konuldu, seçilmiş yöneticilerimizin yerine liyakatsiz kadrolar yerleştirildi. Kurumun demokratik, katılımcı ve şeffaf yönetim yapısı yerle bir edildi. Öğrencilerimiz hapse atıldı, şiddete maruz bırakıldı, mesnetsiz disiplin soruşturmalarıyla yıpratıldı ve kimliklerinden dolayı hedef gösterildi. Birçok idari personelimiz işten çıkarıldı, sürgün edildi veya emekliliğe zorlandı” denildi.

2 YILDIR MEYDANDAYIZ

İki yıldır haksızlıklara karşı hep birlikte, mücadele verildiğinin hatırlatıldığı açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Üniversitelerin herhangi bir kişi ya da kuruluşun etki veya baskısına maruz kalmaması ve siyaset aracı olarak kullanılmaması, bilimsel ve toplumsal gelişim açısından vazgeçilmezdir. Üniversitelerde karar alma yetkisinin demokratik yöntemlerle seçilmiş kurullarda ve akademik yöneticilerde olması özerklik için şarttır.”

 
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.