Erdal İnönü: Siyasetin Güler Yüzü, Bilimin Işığında Bir Ömür…
Erdal İnönü: Siyasetin Güler Yüzü, Bilimin Işığında Bir Ömür…
Zekasını, nezaketini, mizah gücünü siyasetin soğuk yüzünde harmanlayarak hepimizin sevgisini ve saygısını kazanan Erdal İnönü’yü saygı, sevgi ve rahmetle anıyoruz.
Zekasını, nezaketini, mizah gücünü siyasetin soğuk yüzünde harmanlayarak hepimizin sevgisini ve saygısını kazanan Erdal İnönü’yü saygı, sevgi ve rahmetle anıyoruz.
Bugün, Türk siyasetinin beyefendi, bilge ve güler yüzlü siması, değerli bilim insanı ve siyasetçi Prof. Dr. Erdal İnönü'nün aramızdan ayrılışının yıldönümü. 31 Ekim 2007'de kaybettiğimiz İnönü, ardında sadece önemli bir siyasi miras değil, aynı zamanda hoşgörünün, nezaketin ve inceliğin siyasetteki somut örneğini bıraktı.
Bilimden Siyasete Uzanan Derinlik
Fizik profesörü kimliğiyle uluslararası alanda saygın bir bilim insanı olan Erdal İnönü, akademik kariyerini bırakarak 12 Eylül darbesi sonrası yeniden kurulan sosyal demokrasi hareketine omuz verdi. Sosyal Demokrasi Partisi (SODEP) ve Sosyal Demokrat Halkçı Parti (SHP) genel başkanlıkları, Başbakan Yardımcılığı ve Dışişleri Bakanlığı gibi kritik görevlerde bulundu.
Onun siyasi derinliği, sadece akademik zekasından değil, aynı zamanda uzlaşmacı ve kapsayıcı tavrından geliyordu. Farklı görüşlere saygı duyarak, toplumsal barışı ve demokrasiyi her şeyin üstünde tutan yaklaşımı, zorlu koalisyon dönemlerinde bile siyasetin önünü açtı. Siyasetin bir "meslek"ten ziyade, ülkeye hizmet etme aracı olduğunu gösteren duruşu, ona geniş bir halk kitlesinin sevgisini kazandırdı.
Nezaket ve Esprinin Siyasetteki Adresi
Erdal İnönü denildiğinde akla gelen en belirgin özelliklerden biri de siyasi nezaketi ve kendine has mizah anlayışıydı. O, en gergin anlarda bile tebessümü eksik etmeyen, zarafetle eleştirilere yanıt veren bir liderdi.
"İnönü Yatışı" olarak bilinen hareketi, siyasi figürlerin omuzlarda taşınması gibi gösterişli davranışlardan ne kadar uzak durduğunun esprili bir kanıtıydı. Kendisini omuzlara almak isteyenlere boylu boyunca sırtüstü yere uzanarak, gösterişten hoşlanmadığını, halktan biri olduğunu espriyle ortaya koyuyordu.
Koruma ordularıyla gezmek yerine, mümkün olduğunca sade bir vatandaş gibi yaşamayı tercih etmesi, onun alçakgönüllülüğünün bir göstergesiydi.
Onun siyasete getirdiği hoşgörü, tebessüm ve seviye, Türk siyaset tarihinde unutulmayacak bir iz bıraktı.
Vefatının yıldönümünde, bilim insanı ciddiyetini siyasetin karmaşık dünyasına taşıyan, nezaket ve espriyi rehber edinen bu değerli devlet adamını saygı, rahmet ve özlemle anıyoruz. Erdal İnönü, dürüstlüğü, sadeliği ve uzlaşmacı kişiliğiyle, tüm siyasetçilere örnek olmaya devam ediyor.
Onun anısı, Türk siyasetinin daha saygılı ve hoşgörülü bir zeminde ilerlemesi için bir çağrı olmaya devam edecektir.

 
                                             
                                             
                                             
                                             
                                             
                                                 
                                                 
                                                 
                                                