Suay Karaman
Köşe Yazarı
Suay Karaman
 

TEMİZ GEÇMİŞ

  22 Temmuz Cumartesi günü CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu parti genel merkezinde belediye başkanlarıyla toplantı yaptı. Belediye başkanlarının konuşmalarından sonra söz alan Kılıçdaroğlu; “Genel başkanlık yükünü taşıyabileceğine inanacağım, CHP’nin ilkelerine bağlı, partiyi ileri götürebilecek ve geçmişi temiz birisi olsa Genel Başkanlığı yarın bırakırım” söylemiyle yine yeni bir çam daha devirdi. Bu, skandal bir açıklama olarak tarihe geçecektir.  Bu sözler CHP üyelerine yapılan büyük haksızlık ve hakarettir; inanılacak gibi değildir, son derece yanlış ve tutarsızdır. Eğer partide ‘CHP'nin ilkelerine bağlı’ ve  ‘geçmişi temiz’ birileri yoksa bu konuda son 13 yıldır genel başkan olan Kılıçdaroğlu’nun da payı olduğu kesindir. CHP ilkelerine bağlı olmayan ve geçmişi temiz olmayanları o makamlara Kılıçdaroğlu getirmedi mi? AKP’nin eskilerini, ikinci cumhuriyetçileri, liboşları, yetmez ama evet’çileri, PKK terör örgütü üyelerini, Fetö ile bağlantısı olan şaibeli isimleri partiye alıp danışman, parti yöneticisi, milletvekili yapan Kılıçdaroğlu değil miydi?  Kılıçdaroğlu’nun milletvekili yaptığı bazı kişiler şu anda yurt dışında kırmızı bültenle aranmaktadır. Fetö’cü oldukları için üniversiteden çıkarılan ve yasa dışı yollarla yurt dışına kaçan kişileri danışman yapan Kılıçdaroğlu değil mi? Bunlar mı CHP’nin ilkelerine bağlı, bunların mı geçmişleri temiz?  Kılıçdaroğlu’nun “hepinizin açığı var ve ben bunları biliyorum” anlamına gelen sözleri karşısında belediye başkanlarının “ne demek istiyorsunuz, parti ilkelerine bağlı değilsek, geçmişimiz temiz değilse bizi neden aday gösterdiniz?” diyememeleri de anlaşılmazdır. Tepki vermeden bu sözlerin altında kalmışlardır.  CHP yönetimi, emekli olduktan sonra Kemal Kılıçdaroğlu’na İş Bankası Yönetim Kurulu Üyeliği, parti meclisi üyeliği, milletvekilliği, grup başkanvekilliği ve genel başkanlık koltuğunu verdi. Özellikle Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlıktaki eylem ve söylemleri ile CHP ilkelerine ters düşen uygulamaları karşısında, parti zarar görmesin diye susanlar, şimdi genel başkanlık koltuğundan bir an önce ayrılmasını beklemektedir.  Kemal Kılıçdaroğlu genel başkan olduktan sonra “laiklik tehlikede değildir” sözü ile başlangıç yaparak, “yargıda cemaatçi yapılanma yoktur”, “1930’ların CHP’si değiliz”, “Dersimli Kemal” söylemleri ile Atatürk ilke ve devrimlerine karşı olduğunu belli etmektedir. “Helalleşme” söylemiyle tarikatlara, cemaatlere ve tüm gericilere kol kanat germeye başlamış, laiklikle bağdaşmayan Diyanet Akademisi’ne tepki vermeyerek, CHP’lilerin evet oyu ile yasalaşmasını sağlamıştır. “Türbana özgürlük” diyerek anayasaya aykırı yasa teklifi veren Kılıçdaroğlu, CHP’li seçmenlere hilafetçi Ekmeleddin olayını yaşatmıştır ve halen yaptığının doğru olduğunu söylemektedir. Mühürsüz oylarla rejimin değiştirildiği 16 Nisan 2017 halk oylamasına tepki vermeyen, gereğini yapmayan Kemal Kılıçdaroğlu, bugün yaşadıklarımızın sorumluları arasındandır.  Mayıs seçimlerinden sonra genel başkanlığı bırakmamak için yaptıkları ve söylemleri, kendisine oy verenleri de üzmüştür. Ne yazık ki proje olarak getirilenler, verilen görevi yerine getirmektedirler. Kılıçdaroğlu’nu destekleyenlerin bile “artık yeter, gitsin” dediği göz önüne alınırsa, genel başkanlıkta kaldıkça daha kötü bir tablo gelişecektir.  27 Temmuz gününden itibaren ilgili yasalara göre Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığı hukuken sona ermiştir. Yani genel başkanlık hukuken boş, fiilen dolu bir durumdadır. Çünkü 25-26 Temmuz 2020 tarihinde yapılan kurultaydan bu güne üç yıllık süre geçmiştir. Genel başkan en çok 3 yıllık süre için seçilmiştir ve bu süre dolmuştur. Bu nedenle genel başkanlık hukuken kendiliğinden sona ermiştir. Siyasi Partiler Yasası’na göre yapılması gereken, parti meclisi kendi içinden bir üye yetkilendirilmeli ve 45 gün içinde olağanüstü kurultaya gidilmesi sağlanmalıdır. Ülkeyi kuran 100 yıllık partinin içine düşürüldüğü durum yürekler acısıdır. CHP’yi bu duruma düşürenlerden hesap sorulmalıdır.  Ben 1977 yılında CHP üyesi oldum, 12 Eylül 1980 ile bu süreç son buldu. 1995 yılında yapılan değişiklikle, üniversite öğretim elemanlarına siyasi partilere üye olma serbestliği getirilince, yine CHP’ye üye oldum ve halen bu üyeliğim devam etmektedir.  Kendimi bildim bileli hep o muhteşem Altı Ok’a sahip çıktım, daima Atatürk ilke ve devrimlerini savundum. CHP’de sahte Atatürkçülere karşı çıktım, yazdım, konuştum; Kılıçdaroğlu’nu genel başkan seçilmeden önce de eleştirdim, çünkü CHP ilkelerine aykırı tutumunu gözlemledim. Arkamda herhangi bir kirlilik olmadığı gibi, tüm kirliliklerle de mücadele ettim. CHP ilkelerine bağlı ve geçmişi temiz olan ben ve benim gibi birçok CHP üyesi vardır. Ve bizler CHP’yi Altı Ok çizgisinde yönetmek için genel başkanlık koltuğunu almaya geliyoruz.   Azim ve Karar, 31 Temmuz 2023.
Ekleme Tarihi: 30 July 2023 - Sunday
Suay Karaman

TEMİZ GEÇMİŞ

 

22 Temmuz Cumartesi günü CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu parti genel merkezinde belediye başkanlarıyla toplantı yaptı. Belediye başkanlarının konuşmalarından sonra söz alan Kılıçdaroğlu; “Genel başkanlık yükünü taşıyabileceğine inanacağım, CHP’nin ilkelerine bağlı, partiyi ileri götürebilecek ve geçmişi temiz birisi olsa Genel Başkanlığı yarın bırakırım” söylemiyle yine yeni bir çam daha devirdi. Bu, skandal bir açıklama olarak tarihe geçecektir.

 Bu sözler CHP üyelerine yapılan büyük haksızlık ve hakarettir; inanılacak gibi değildir, son derece yanlış ve tutarsızdır. Eğer partide ‘CHP'nin ilkelerine bağlı’ ve  ‘geçmişi temiz’ birileri yoksa bu konuda son 13 yıldır genel başkan olan Kılıçdaroğlu’nun da payı olduğu kesindir. CHP ilkelerine bağlı olmayan ve geçmişi temiz olmayanları o makamlara Kılıçdaroğlu getirmedi mi? AKP’nin eskilerini, ikinci cumhuriyetçileri, liboşları, yetmez ama evet’çileri, PKK terör örgütü üyelerini, Fetö ile bağlantısı olan şaibeli isimleri partiye alıp danışman, parti yöneticisi, milletvekili yapan Kılıçdaroğlu değil miydi?

 Kılıçdaroğlu’nun milletvekili yaptığı bazı kişiler şu anda yurt dışında kırmızı bültenle aranmaktadır. Fetö’cü oldukları için üniversiteden çıkarılan ve yasa dışı yollarla yurt dışına kaçan kişileri danışman yapan Kılıçdaroğlu değil mi? Bunlar mı CHP’nin ilkelerine bağlı, bunların mı geçmişleri temiz?

 Kılıçdaroğlu’nun “hepinizin açığı var ve ben bunları biliyorum” anlamına gelen sözleri karşısında belediye başkanlarının “ne demek istiyorsunuz, parti ilkelerine bağlı değilsek, geçmişimiz temiz değilse bizi neden aday gösterdiniz?” diyememeleri de anlaşılmazdır. Tepki vermeden bu sözlerin altında kalmışlardır.

 CHP yönetimi, emekli olduktan sonra Kemal Kılıçdaroğlu’na İş Bankası Yönetim Kurulu Üyeliği, parti meclisi üyeliği, milletvekilliği, grup başkanvekilliği ve genel başkanlık koltuğunu verdi. Özellikle Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlıktaki eylem ve söylemleri ile CHP ilkelerine ters düşen uygulamaları karşısında, parti zarar görmesin diye susanlar, şimdi genel başkanlık koltuğundan bir an önce ayrılmasını beklemektedir.

 Kemal Kılıçdaroğlu genel başkan olduktan sonra “laiklik tehlikede değildir” sözü ile başlangıç yaparak, “yargıda cemaatçi yapılanma yoktur”, “1930’ların CHP’si değiliz”, “Dersimli Kemal” söylemleri ile Atatürk ilke ve devrimlerine karşı olduğunu belli etmektedir. “Helalleşme” söylemiyle tarikatlara, cemaatlere ve tüm gericilere kol kanat germeye başlamış, laiklikle bağdaşmayan Diyanet Akademisi’ne tepki vermeyerek, CHP’lilerin evet oyu ile yasalaşmasını sağlamıştır. “Türbana özgürlük” diyerek anayasaya aykırı yasa teklifi veren Kılıçdaroğlu, CHP’li seçmenlere hilafetçi Ekmeleddin olayını yaşatmıştır ve halen yaptığının doğru olduğunu söylemektedir. Mühürsüz oylarla rejimin değiştirildiği 16 Nisan 2017 halk oylamasına tepki vermeyen, gereğini yapmayan Kemal Kılıçdaroğlu, bugün yaşadıklarımızın sorumluları arasındandır.

 Mayıs seçimlerinden sonra genel başkanlığı bırakmamak için yaptıkları ve söylemleri, kendisine oy verenleri de üzmüştür. Ne yazık ki proje olarak getirilenler, verilen görevi yerine getirmektedirler. Kılıçdaroğlu’nu destekleyenlerin bile “artık yeter, gitsin” dediği göz önüne alınırsa, genel başkanlıkta kaldıkça daha kötü bir tablo gelişecektir.

 27 Temmuz gününden itibaren ilgili yasalara göre Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığı hukuken sona ermiştir. Yani genel başkanlık hukuken boş, fiilen dolu bir durumdadır. Çünkü 25-26 Temmuz 2020 tarihinde yapılan kurultaydan bu güne üç yıllık süre geçmiştir. Genel başkan en çok 3 yıllık süre için seçilmiştir ve bu süre dolmuştur. Bu nedenle genel başkanlık hukuken kendiliğinden sona ermiştir. Siyasi Partiler Yasası’na göre yapılması gereken, parti meclisi kendi içinden bir üye yetkilendirilmeli ve 45 gün içinde olağanüstü kurultaya gidilmesi sağlanmalıdır. Ülkeyi kuran 100 yıllık partinin içine düşürüldüğü durum yürekler acısıdır. CHP’yi bu duruma düşürenlerden hesap sorulmalıdır.

 Ben 1977 yılında CHP üyesi oldum, 12 Eylül 1980 ile bu süreç son buldu. 1995 yılında yapılan değişiklikle, üniversite öğretim elemanlarına siyasi partilere üye olma serbestliği getirilince, yine CHP’ye üye oldum ve halen bu üyeliğim devam etmektedir.

 Kendimi bildim bileli hep o muhteşem Altı Ok’a sahip çıktım, daima Atatürk ilke ve devrimlerini savundum. CHP’de sahte Atatürkçülere karşı çıktım, yazdım, konuştum; Kılıçdaroğlu’nu genel başkan seçilmeden önce de eleştirdim, çünkü CHP ilkelerine aykırı tutumunu gözlemledim. Arkamda herhangi bir kirlilik olmadığı gibi, tüm kirliliklerle de mücadele ettim. CHP ilkelerine bağlı ve geçmişi temiz olan ben ve benim gibi birçok CHP üyesi vardır. Ve bizler CHP’yi Altı Ok çizgisinde yönetmek için genel başkanlık koltuğunu almaya geliyoruz.

 

Azim ve Karar, 31 Temmuz 2023.

Yazıya ifade bırak !

Diğer Yazıları

17
March
10
March
04
March
25
February
17
February
10
February
03
February
28
January
06
January
01
January
30
December
09
December
02
December
25
November
18
November
12
November
07
November
04
November
28
October
14
October
30
September
16
September
26
August
19
August
12
August
22
July
15
July
24
June
10
June
20
May
13
May
29
April
24
April
08
April
01
April
25
March
11
March
27
February
19
February
12
February
06
February
15
January
09
January
25
December
18
December
12
December
04
December
26
November
20
November
07
November
30
October
23
October
02
October
25
September
04
September
10
July
19
June
14
June
08
May
30
April